İlişkiler, hayatımızın en önemli parçalarından biridir. Ancak bazen, çok sevdiğimiz bir kişiye karşı istemeden de olsa zarar verebiliyoruz. Farkında olmadığınız bazı alışkanlıklar, ilişkinizi yavaşça mahvedebilir. Bu alışkanlıklar, genellikle ortada seçemediğimiz ipuçları gibidir; onlara dikkat etmediğimizde, ilişkimizin temeli sarsılabilir. Bu yazıda, kendi ilişkinizi etkileyebilecek altı davranışı keşfedecek ve bunlardan nasıl kaçınabileceğinizi öğreneceksiniz.
İlişkinizin temel taşlarından biri etkili iletişimdir. Ancak, birçok insan partneriyle hissettiklerini paylaşmaktan kaçınır. Duygusal yükümlülükler, kıskançlık, üzüntü veya öfke gibi hislerinizi dile getirmek yerine içe atmak, ilişkinizi zayıflatabilir. Bu tarz bir iletişim tarzı, partnerinizin sizi anlamasını engeller. Demek istediğiniz her şeyi açıkça ifade etmek, ilişkinizi güçlendirecek olan temellerden biridir. İletişim kurun, fısıldayın veya bağırın; fakat sessiz kalmayın.
Partnere yönelik sürekli eleştiride bulunmak, ilişkinizin sağlığını tehdit eden önemli bir unsurdur. Partnerinizi küçük düşüren yorumlar, onun kendine olan güvenini zedeler ve ilişkideki sevgi bağını zayıflatabilir. Eleştirilerini yapıcı bir şekilde ifade etmeye özen gösterin. Unutmayın, her bireyin güçlü ve zayıf yönleri vardır. Bunu göz önünde bulundurarak, partneriniz hakkında olumsuz yorum yapmak yerine, pozitif geri bildirimde bulunmayı seçin. Sağlıklı bir ilişki için, her iki tarafın da saygı ve sevgi içinde bir arada olması gerekir.
İlişkinizde partnerinizin ihtiyaçlarına odaklanırken, kendi ihtiyaçlarınızı göz ardı etmemelisiniz. Kendi mutluluğunuz, ilişkiniz için de oldukça önemlidir. Sürekli başkalarını düşünerek, kendinizi ihmal etmek, zamanla huzursuzluğa ve hayal kırıklığına yol açabilir. Kendinize zaman ayırın, hobilerinize yönelin ve bireysel olarak da mutlu olmaya çalışın. Unutmayın ki, bireysel mutluluk, ilişkinizin kalitesini artıracaktır.
İlişkilerde geçmişte yaşanan olayları sürekli gündeme getirmenin bir anlamı yoktur. Eski tartışmaları hatırlamak ve onları gün yüzüne çıkarmak, yeni sorunlar yaratabilir ve ilişkinizi daha da kötü hale getirebilir. Hatırlatmalar yaparak, eski yaraları açmak yerine, o anki duruma odaklanmalısınız. İlişkinizdeki ilerlemenin önünde, geçmişi bir engel olarak görmek yerine, öğrenilen dersleri değerlendirmek daha yapıcı bir yoldur.
İlişkilerdeki beklentiler, iki taraf arasında uyumsuzluk yaratabilir. Partnerinizden her zaman mükemmel olmasını beklemek, onun üzerindeki baskıyı artırabilir. Hiçbir insan mükemmel değildir ve bazen hatalar yapabilir. Beklentilerinizi gerçekçi planda tutmak, ilişkinizin sağlıklı bir şekilde devam etmesine yardımcı olacaktır. İki tarafın da birbirinin hatalarını affedebilmesi, ilişkinin gücünü artırırken, inanılmaz bir bağ kurar.
İlişkinizdeki denge, iki tarafın da eşit şekilde katkıda bulunması ile sağlanır. Uzun vadede bir tarafın sürekli fedakarlık yapması ve diğer tarafın rahat hareket etmesi, zamanla hoşnutsuzluk yaratabilir. İlişkinizde birey olarak dengeyi sağlayarak, karşılıklı olarak destek olmak sağlıklı bir ilişki için elzemdir. Birbirinizin yanında olun ve her iki tarafın da desteklendiği, üzerinde çalıştığı bir ilişki kurmaya özen gösterin. Bu dengeyi sağlamak, iki taraf için de mutluluğu ve tatmini artıracaktır.
Sonuç olarak, farkında olmadan ilişkinizi zedeleyen birçok alışkanlık mevcuttur. Ancak bu alışkanlıkları tanımlayıp değiştirmek, ilişkinizi güçlendirebilir. İletişimi artırmak, yapıcı eleştirilerde bulunmak ve dengeyi sağlamak, sağlıklı bir ilişki için büyük bir önem taşır. Eğer ilişkinizi korumak ve geliştirmek istiyorsanız, bu alışkanlıkları gözlemleyip önlem almanız önemlidir. Kendinizi ve partnerinizi geliştirmeye destek olarak, daha sağlam bir ilişki temelini kurabilirsiniz.